| Linkin Park | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 1:49 pm | |
| Linkin Park >> Numb
I'm tired of being what you want me to be Senin istediğin gibi olmaktan sıkıldım
Feeling so faithless lost under the surface Yerin altında inançsız bir sekilde kaybolumuş hissediyorum.
Don't know what you're expecting of me Benden ne beklediğini bilmiyorum
Put under the pressure of walking in your shoes Ayakkabinin içinde yürümenin baskısı altındayım
Every step I take is another mistake to you Attığım her adim sana göre yeni bir yanlış
I've become so numb I can't feel you there O kadar hissizleştim ki senin burada olduğunu fark edemiyorum
I've become so tired Çok yoruldum
So much more aware I'm becoming this Ne hale geldiğimin çok daha fazla farkına vardım
All I want to do is be more like me and be less like you Tek istediğim daha cok benim gibi, daha az senin gibi olmak Can't you see that you're smothering me Beni boğduğunu göremiyormusun
Holding too tightly afraid to lose control Kontrolu kaybetme korkusu ile çok sıkı tuttuğunu
Cause everything that you thought I would be Çünkü benim olabileceğimi sandiğin her şey
Has fallen apart right in front of you Dağılıverdi gozünün önünde
Every step that I take is another mistake to you Attığım her adim sana göre yeni bir yanlış
And every second I waste is more than I can take Ve harcadiğim her saniye dayanabileceğimden fazla
And I know Ve biliyorum
I may end up failing too Hüsrana da uğrayabilirim
But I know Ama biliyorum
You were just like me with someone disappointed in you Sende hayal kırıklığına uğrayan biriyle tıpkı benim gibiydin | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 1:51 pm | |
| Linkin Park >> Papercut
Why does it feel like night today? Neden geceymiş gibi geliyor bugün?
Something in here's not right today Burada bir şey yolunda değil bugün
Why am I so uptight today? Neden çok telaşlıyım bugün?
Paranoia's all I got left Bana tek kalan şey paranoya
I don't know what stressed me first Beni ilk streslendiren neydi bilmiyorum
Or how the pressure was fed but Yada baskının nasıl beslendiğini, ama
I know just what it feels like Sadece ne hissettirdiğini biliyorum
To have a voice in the back of my head Kafamın akalarında bir sese sahip olmanın
It's like a face that I hold inside O içimde tuttuğum bir yüz gibi
A face that awakes when I close my eyes Gözlerimi kapadığımda uyanan bir yüz
A face watches every time I lie Her uzanışımda izleyen bir yüz
A face that laughs every time I fall Her düşüşümde gülen bir yüz
(And watches everything) (Ve her şeyi izleyen)
So I know that when it's time to sink or swim Bu yüzden biliyorum ki yüzme ya da batma zamanı geldiğinde
That the face inside is hearing me right underneath my skin Bu içerdeki yüz beni duyuyor tam derimin altından
Nakarat:
[ It's like I'm paranoid lookin' over my back Sanki arkasına bakıp duran bir paranoyak gibiyim
It's like a whirlwind inside of my head Bu kafamın içinde bir kasırga gibi
It's like I can't stop what I'm hearing within İçimdeki sesi duymayı engelleyemiyorum gibi
It's like the face inside is right beneath my skin İçimdeki yüz tam derimin altında gibi ]
I know I've got a face in me Biliyorum içimde bir yüz var
Points out all my mistakes to me Bana bütün hatalarımı belirtiyor
You've got a face on the inside too and Senin de içinde bir yüz var ve
Your paranoia's probably worse Senin paranoyaların muhtemelen daha beter
I don't know what set me off first but I know what I can't stand Beni ilk etkileyeni bilmiyorum ama neye dayanamadığımı biliyorum
Everybody acts like the fact of the matter is Herkes işin gerçeğindeymiş gibi davranıyor I can't add up to what you can but Ne yapabileceğini anlayamıyorum, ama
Everybody has a face that they hold inside Herkesin içinde tuttuğu bir yüz var
A face that awakes when I close my eyes Gözlerimi kapadığımda uyanan bir yüz
A face watches every time they lie Her uzanışlarında izleyen bir yüz
A face that laughs every time they fall Her düşüşlerinde gülen bir yüz
(And watches everything) (Ve her şeyi izleyen)
So you know that when it's time to sink or swim Bu yüzden bilirsin ki yüzme ya da batma zamanı geldiğinde
That the face inside is watching you too right inside your skin Bu içerdeki yüz seni de izliyor tam derinin içinden
Nakarat x2
The face inside is right beneath your skin Bir yüz içerdedir tam derinin altında
The sun goes down Güneş batıyor
I feel the light betray me Işığın bana ihanetini hissediyorum
Nakarat x2
It's like I can't stop what I'm hearing within x2 İçerdeki sesi duymayı engelleyemiyorum gibi
It's like the face inside is right beneath my skin İçimdeki yüz tam derimin altında gibi | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 1:53 pm | |
| Linkin Park >> Breaking The Habit
Memories consume Like opening the wound I'm picking me apart again You all assume I'm safe here in my room [Unless I try to start again]
Anılar Tükeniyor , Bir yarayı deşercesine. Kendimi toplamaya çalışıyorum yine... Sandın ki ; Bir daha başlamayı denemezsem Buracıkta odamda güvende olacağım hep..
I don't want to be the one The battles always choose 'Cause inside I realize That i'm the one confused
Yalnız / tek olmak istemiyorum. Ama savaşlar her zaman beni alıyor.. Çünkü farkettim ki ; Tekim ve kafam da bir o kadar karışık...
I don't know what's worth fighting for Or why I have to scream I don't know why I instigate And say what I don't mean I don't know how I got this way I know it's not alright So I'm breaking the habit Tonight
Bilmiyorum ne gerek var savaşmaya, Ne gerek , haykırmaya... Bilmiyorum neden hep ben başlatıyorum bazı şeyleri.. Bana ne olmadığımı söyle.. Bilmiyorum ne şekilde geldim bu yola Farkındayım yanlış yoldayım... Ve ben , her zamankinden farklı birşey yapıyorum.. Bu gece..
Clutching my cure I tightly lock the door I try to catch my breath again I hurt much more Than anytime before I had no options left again
Çarelerime sıkı sıkıya sarılıyorum. Kapım sıkıca kilitli.. Nefesimi tutuyorum .. Her zamankinden daha fazla acı çekiyorum.. Yapacak hiçbirşeyim yok yine...
I'll paint it on the walls 'Cause i'm the one at fault I'll never fight again And this is how it ends
Yazacağım bunu duvarlara.. Çünkü bir yanlışın tam ortasındayım Bir daha asla savaşmayacağım Ve böyle bitecek..
I don't know what's worth fighting for Or why I have to scream But now I have some clarity To show you what I mean I don't know how I got this way I'll never be alright So I'm breaking the habit Breaking the Habit Tonight
Bilmiyorum ne gerek var savaşmaya, Ne gerek , haykırmaya... Şimdi bana ne olduğumu gösterecek bazı parıltılar var Bilmiyorum ne şekilde geldim bu yola Hiçbir zaman düzelemeyeceğim.. Ve ben , her zamankinden farklı birşey yapıyorum.. Bu gece.. | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 1:56 pm | |
| Linkin Park >> Dont*t Stay
Sometimes I need to remember just to breathe Bazen nefes almayı hatırlamaya ihtiyaç duyuyorum
Sometimes I need you to stay away from me Bazen benden uzak durmana ihtiyaç duyuyorum
Sometimes I’m in disbelief I didn’t know Bazen bilmediğim bir inanmayış içindeyim
Somehow I need you to go Hernasılsa gitmene ihtiyac duyuyorum
Nakarat:
[ Don’t stay Kalma
Forget our memories Unut hatıralarımızı
Forget our possibilities Unut imkanlarımızı
What you were changing me into Beni neye dönüştürdüğünü
Just give me myself back and Beni kendime bırak tekrar ve
Don’t stay Kalma
Forget our memories Unut hatıralarımızı
Forget our possibilities Unut imkanlarımızı
Take all your faithlessness with you Tüm inançsızlığını yanına al
Just give me myself back and Beni kendime bırak tekrar ve
Don’t stay Kalma ]
Sometimes I feel like I trusted you too well Bazen sana ço fazla güvendiğimi hissediyorum
Sometimes I just feel like screaming at myself Bazen kendime bağırıyormuşum gibi hissediyorum
Sometimes I’m in disbelief I didn’t know Bazen bilmediğim bir inanmayış içindeyim
Somehow I need to be alone Hernasılsa yalnız kalmaya ihtiyaç duyuyorum
Nakarat
I don’t need you anymore, I don’t want to be ignored Sana daha fazla ihtiyacım yok, boş verilmiş olmak istemiyorum
I don’t need one more day of you wasting me away Birgün daha beni eritip bitirmene ihtiyacım yok
I don’t need you anymore, I don’t want to be ignored Sana daha fazla ihtiyacım yok, boş verilmiş olmak istemiyorum
I don’t need one more day of you wasting me away Birgün daha beni eritip bitirmene ihtiyacım yok
With no apologies Özürsüzce | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 1:59 pm | |
| Linkin Park >> In The End
In the End (It starts with) One thing / Bir şeyle başlıyor
I don�t know why It doesn�t even matter how hard you try Ne kadar uğraşırsan uğraş hiçbir önemi yok, neden bilmiyorum.
Keep that in mind / Aklında şunu tut
I designed this rhyme To explain in due time Bu şiiri(güfteyi) uygun zamanda açıklamak için yazdım(tasarladım)
All I know time is a valuable thing Tek bildiğim zaman değerli bir şeydir
Watch it fly by as the pendulum swings Sarkaç sallanırken onun uçup gitmesini seyret
Watch it count down to the end of the day Günün sonuna kadar zamanın geriye doğru sayımını izle
The clock ticks life away Saat hayatı uzaklaştırarak işliyor
It�s so unreal Bu çok gerçekdışı
Didn�t look out below Dışarıdan aşağıya bakmadım
Watch the time go right out the window Zamanı pencerenin önünden geçip giderken seyret
Trying to hold on Tutunamaya çalışırken
/ but didn�t even know Wasted it all just to Watch you go Ama zamanı sadece senin gitmeni izlemek için harcadığımı bile bilmiyordum
I kept everything inside and even though I tried / Herşeyi içimde tuttum ve uğraşmama rağmen
it all fell apart Herşey dağılıverdi
What it meant to me / will eventually / be a memory / of a time when I tried so hard Böylesine fazla uğraşırsam bütün bunların bana ifade ettiği eninde sonunda sadece bir hatıradan ibaret olacak
And got so far Ve o kadar ileri gittim
But in the end It doesn't even matter Ama en sonunda hiçbir önemi bile kalmadı
I had to fall To lose it all Hepsini kaybetmek için düşmeliydim
But in the end It doesn't even matter Ama en sounda hiçbir önemi kalmadı
One thing / I don�t know why It doesn�t even matter how hard you try Bir şey.... Ne kadar uğraştığının hiçbir önemi kalmıyor,neden bilmiyorum
Keep that in mind / I designed this rhyme To remind myself how I tried so hard Şunu bil ki(aklında tut ki) bu şiiri(güfteyi) kendime ne kadar çok uğraştığımı hatırlatmak için yazdım
In spite of the way you were mocking me Acting like I was part of your property Benle dalha geçip durmana rağmen, senin bir parçanmışım gibi hareket ediyordum
Remembering all the times you fought with me I�m surprised it got so (far) Kavga ettiğimiz zamanları hatırlıyorum da nasıl bu kadar ileri gitti şaşırıyorum
Things aren�t the way they were before Hiçbirşey eskisi gibi değil artık
You wouldn�t even recognize me anymore Beni artık tanıyamazsın bile
Not that you knew me back then Beni yeniden tanıyacaksın sonra
But it all comes back to me Ama hepsi bana geri dönüyor
In the end en sonunda
I kept everything inside and even though I tried / Herşeyi içimde tuttum ve uğraşmama rağmen it all fell apart Herşey dağılıverdi
What it meant to me / will eventually / be a memory / of a time when I tried so hard Böylesine fazla uğraşırsam bütün bunların bana ifade ettiği eninde sonunda sadece bir hatıradan ibaret olacak
And got so far Ve o kadar ileri gittim
But in the end It doesn't even matter Ama en sonunda hiçbir önemi bile kalmadı
I had to fall To lose it all Hepsini kaybetmek için düşmeliydim
But in the end It doesn't even matter Ama en sounda hiçbir önemi kalmadı
I've put my trust in you Sana güvenmiştim
Pushed as far as I can go Gidebileceğim yere kadar zorlamıştım
And for all this There�s only one thing you should know Ve bütün bunlar için bilmen gereken tek şey var
I've put my trust in you Sana güvenmiştim
Pushed as far as I can go Gidebileceğim yere kadar zorlamıştım
And for all this There�s only one thing you should know Ve bütün bunlar için bilmen gereken tek şey var
I tried so hard O kadar çok uğraştım
And got so far Ve o kadar ileri gittim
But in the end It doesn't even matter Ama en sonunda hiçbir önemi bile kalmadı
I had to fall To lose it all Hepsini kaybetmek için düşmeliydim
But in the end It doesn't even matter Ama en sounda hiçbir önemi kalmadı | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 2:01 pm | |
| Linkin Park >> One Step Closer
I cannot take this anymore artık buna dayanamıyorum
I'm saying everything I've said before daha önce söylediğim şeyleri söylüyorum
All these words they make no sense bütün bu sözler anlam ifade etmiyor
I find bliss in ignorance cahillikte saadet buluyorum
Less I hear the less you'll say ne kadar az duyarsam o kadar az söyleyeceksin
But you'll find that out anyway ama nasıl olsa sen onu keşfedeceksin
Just like before... her zamanki gibi
Everything you say to me bana söylediğin her şey
Takes me one step closer to the edge beni bıçak ağzına bir adım yaklaştırır
And I'm about to break ve parçalanmak üzereyim
I need a little room to breathe nefes almak için biraz boşluğa ihtiyacım var
Cause I'm one step closer to the edge çünkü bıçak ağzına bir adım daha yakınım
And I'm about to break ve parçalanmak üzereyim
I find the answers aren't so clear açık olmayan cevaplar buluyorum
Wish I could find a way to disappear yok olmak için bir yol bulmayı diliyorum
All these thoughts they make no sense bütün bu düşünceler anlam ifade etmiyor
I find bliss in ignorance cahillikte saadet buluyorum
Nothing seems to go away hiçbir şey gidecek gibi görünmüyor
Over and over again yeniden ve tekrardan
shut up when I'm talking to you seninle konuştuğumda çenen | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 2:05 pm | |
| Linkin Park >> A Place For My Head
I watch how the moon sits in the sky on a dark night shining with the light from the sun the sun doesn't give light to the moon assuming the moon's going to owe it one it makes me think of how you act to me you do favours and then rapidly you just turned around and start asking me about things you want back from me
Oturmuş gökyüzündeki ayı seyrediyorum Karanlık gece ile aydınlık güneşte Ay güneş kadar aydınlık vermiyor Ayın gerçek olmaya bir borcu var Düşünüyorum hareket ediyorum Onayladıkların o zaman hızlı Çevrende dön ve benim hakkımda sormaya başla Sendeki eşyalarımı geri istiyorum
[Nakarat] I'm sick of the tension sicck of the hunger sick of you acting like I owe you this find another place to feed your greed while I find a place to rest
Hastayım gerginim hastayım açım Hastayım yerime bakıyorsun sana borçluyum Aç gözlülük besleyecek başka bir yer bul Süre ver bana kafamı dinleyeceğim
I want to be in another place I hate when you say you don't understand ( you'll see it's not meant to be ) I want to be in the energy not with the enemy a place for my head maybe someday I'll be just like you and step on people like you do and run away the people I thought I knew I remember back then who you were you used to be calm used to be strong used to be generous but you should've known that you'd wear out your welcome now you see how quiet it is all alone
Başka bir yer istiyorum Anlamadığını söylediğinde nefret ediyorum. (seni görmek bile istemiyorum) enerjimi istiyorum düşman ile kafamda bir yer belki bir gün sevebilirim ve insanların attıkları adımları ve koşuyorum insanlardan uzağa düşünüyorum biliyorum o zaman geçmişi anımsıyorum sakince kullanıyorum güçlüce kullanıyorum elim açıktır bilmelisin bunu giyindim ve hoş geldiniz her yer yalnız ve sessiz şimdi
[Nakarat] ( x2 )
you try to take the best of me go away ( x8 )
[Nakarat] ( x2 )
en iyisini dene uzağa git | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 2:07 pm | |
| Linkin Park >> No Roads Left
Standing alone with no direction How did I fall so far behind? Why am I searching for perfection? Knowing it's something I won't find
hiç bi yön olmadan yapayalnız bekliyorum nasıl bu kadar geriye düştüm? niçin bulamayacağım bir şey olduğunu bildiğim halde mükemmelliği arıyorum?
In my fear and flaws I let myself down again All because
korkumun ve kusurlarımın içinde çökmeme izin verdim çünkü
I run 'Til the silence splits me open I run 'Til it puts me underground 'Til I have no breath And no roads left but one
sessizlik beni yarıp açana kadar kaçıyorum beni yer altına koyana kadar kaçıyorum ve nefessiz kalıncaya kadar biri hariç hiç yol kalmayana kadar
When did I lose my sense of purpose? Can I regain what's lost inside? Why do I feel like I deserve this? Why does my pain look like my pride?
amacımı ne zaman yitirdim? içimde kaybolanı yeniden kazanabilir miyim? neden bunu haketmiş gibi hissediyorum? neden acım gururummuş gibi geliyo?
In my fear and flaws I let myself down again All because I let myself down In my fear and flaws
korkumun ve kusurlarımın içinde çöküşüme izin verdim yeniden çünkü izin verdim korkumun ve kusurlarımın içinde
I run 'Til the silence splits me open I run 'Til it puts me underground 'Til I have no breath And no roads left but one No roads left but one
In my fear and flaws I let myself down again All because
I run And the silence splits me open I run And it puts me underground But there's no regret And no roads left to run
kaçıyorum ve sessizlik beni parçalayarak açıyor kaçıyorum ve o beni yeraltına koyuyor ama hiç pişmanlık yok ve hiç yol kalmadı kaçacak | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 2:10 pm | |
| Linkin Park >> Runaway
Graffiti decorations (grafiti yazısı) Under a sky of dust (kuru ve tozlu bir gokyuzunun altında) A constant wave of tension (degısmeyen bır baskı) On top of broken trust (kırılmıs ınancın zırvesınde) The lessons that you taught me (bana ogrettıgın seyler) I learn were never true (ogrendıklerım hıc dogru degıldi) Now I find myself in question (sımdı kendımı bır sorunun ıcınde buluyorum) They point the finger at me again (yıne benı parmaklarıyla gosterıyorlar) Guilty by association (topluluk tarafında suclu) You point the finger at me again (yıne benı parmakla ısaret edıyorsun)
I wanna run away (gitmek istiyorum) Never say goodbye (elveda demeden) I wanna know the truth (gerceklerı bılmesk ıstıyorum) Instead of wondering why (nıcın dıye endıselenmek yerıne) I wanna know the answers (cevabı bılmek ıstıyorum) No more lies (daha fazla yalan degıl) I wanna shut the door (kapıyı carpmak ıstıyorum) And open up my mind (ve zıhnımı acmak)
Paper bags and angry voices (kagıt cantalar ve sınırlı sesler) Under a sky of dust (kuru ve tozlu bır gok yuzu altında) Another wave of tension (baska bır baskı dalgası) Has more than filled me up (doldurdugundan daha fazla)
All my talk of taking action (hareket alan konusmalarım) These words were never true (bu sozler hıc dogru olmadı) Now I find myself in question (sımdı kendımı bır sorunun ıcınde buluyorum) They point the finger at me again (yıne parmaklarıyla ısaret edıyorlar) Guilty by association (topluluk tarafından suclu) You point the finger at me again (yıne parmaklarınızla ısaret edıyorsunuz)
I wanna run away (gitmek istiyorum) Never say goodbye (elveda demeden) I wanna know the truth (gerceklerı bılmesk ıstıyorum) Instead of wondering why (nıcın dıye endıselenmek yerıne) I wanna know the answers (cevabı bılmek ıstıyorum) No more lies (daha fazla yalan degıl) I wanna shut the door (kapıyı carpmak ıstıyorum) And open up my mind (ve zıhnımı acmak)
I'm gonna run away and never say goodbye (gıdecegım,ve elveda demeyecegım) Gonna runaway, gonna runaway. Gonna runaway, gonna runaway. (gidecegım,gidecegim,gidecgim,gidecegim) I'm gonna run away and never wonder why (gıdecegım ve neden dıye endıselenmeyecegım) Gonna runaway, gonna runaway. Gonna runaway, gonna runaway. (gıdecegım,gıdecegım,gıdecgım,gıdecegım) I'm gonna run away and open up my mind (gıdecegım,zıhnımı acacagım) Gonna runaway, gonna runaway. (gıdecegım,gıdecegım) Mind (zihin)(akıl) Gonna runaway, gonna runaway. gidecegim,gidecegim) | |
|
| |
JuLiet Co-Admin
Mesaj Sayısı : 32 Kayıt tarihi : 01/07/09
| Konu: Geri: Linkin Park Perş. Tem. 02, 2009 2:14 pm | |
| Linkin Park >> With You
I woke up in a dream today (bugun bir ruyaya uyandım) To the cold of the static (degısmeyen sogukluga) And put my cold feet on the floor (ve soguk ayakalırımı zemine koydum) Forgot all about yesterday (dun hakkındakı herseyı unuttum) Remembering I'm pretending to be Where I'm not anymore (daha fazla oldugum yerde degılmısım gıbı davranıdıgmı hatırlayarak) A little taste of hypocrisy (biras iki yüzlülük tadıyla) And I'm left in the wake of the mistake (ve hatalar dalgasının ıcıne bırakıldım) Slow to react (yavasca tepkı gosterrek) And even though you're so close to me (ve bana ne kadar yakın olsanda) You're still so distant (haleda cok uzaksın) And I cant bring you back
It's true the way I feel (hıssetıgım sey dogru) Was promised by your face (yüzüne bakarak yemın ettım) The sound of your voice (senının tonu) Painted on my memories (hayallerimi susluyor) Even if you're not with me (benımle olmasanda) I'm with you (ben senınleyım)
You know I see keeping everything inside (with you) (sımdı bılıyorsun herseyımı cımde tutugumu)(seninle) You know I see even when I close my eyes (with you) sımdı bılıyorsun seninle gozlerımı kapattıgımı)(seninle)
I hit you and you hit me back (sana vurdum ve sen benı sırtımdan vurdun) We fall to the floor (yere dustuk) The rest of the day stands still (gunun gerı kalan kısmında oturur) Fine line between this and that (bunun ve onun arasında ii bir alan) When things go wrong (bir seyler ters gıttıgı zaman) I pretend that the past isn't real (gecmıstekıler gercek deil gibi davranıyorum) I'm trapped in this memory (bu hatıraya dusuruldum) And I'm left in the wake of the mistake (ve hatalar dalgası arasına bırakıldım) Slow to react (yavsaca dırenerek) So even though you're close to me (bana yakın olsanda) You're still so distant (haleda cok uzaksın) And I can't bring you back (seni geri getiremem)
It's true the way I feel (hissetigim sey dogru) Was promised by your face (suradına bakarak yemın ettım) The sound of your voice (sesının tonu) Painted on my memories (hayallerımı susluyor) Even if you're not with me (benımle olmasanda) I'm with you (ben senınleyım)
You know I see keeping everything inside (with you) (sımdı bılıyorsun herseyımı cımde tutugumu)(seninle) You know I see even when I close my eyes (with you) sımdı bılıyorsun seninle gozlerımı kapattıgımı)(seninle) You know I see keeping everything inside (with you) (sımdı bılıyorsun herseyımı cımde tutugumu)(seninle) You know I see even when I close my eyes (with you) sımdı bılıyorsun seninle gozlerımı kapattıgımı)(seninle)
No, no matter how far we've come (ne kadar uzaklastıgımız önemli deil) I cant wait to see tomorrow (yarını gormek ıcın bekleyemem) No matter how far we've come I, (ne kadar uzaklasgımız önemli deil ben,) I cant wait to see tomorrow (yarını gormek ıcın bekleyemem) (With you) (seninle)
You know I see keeping everything inside (with you) (sımdı bılıyorsun herseyımı cımde tutugumu)(seninle) You know I see even when I close my eyes (with you) sımdı bılıyorsun seninle gozlerımı kapattıgımı)(seninle) You know I see keeping everything inside (with you) (sımdı bılıyorsun herseyımı cımde tutugumu)(seninle) You know I see even when I close my eyes (with you) sımdı bılıyorsun seninle gozlerımı kapattıgımı)(seninle) | |
|
| |
| Linkin Park | |
|